top of page

🌱Çevreyi Değil, Toplumu Anlamak



Çevre Sosyolojisi Nedir, Neden Önemlidir?

Hepimiz çevreyle ilgili sorunları artık çok iyi biliyoruz: plastik atıklar, iklim krizi, kuraklık, karbon ayak izi... Peki hiç düşündünüz mü 🤔, bu sorunları sadece doğayla değil, toplumla da açıklayabilir miyiz?

Bunu cevaplamak için, çevre sosyolojisi devreye giriyor.




🌍 Doğa Sorunu Değil, Toplum Sorunu

Çevre sosyolojisi kısaca şöyle diyor:

“Çevre sorunları sadece doğayı değil, insan ilişkilerini de anlatır.”

Yani mesele yalnızca çöpü nereye attığımız değil, neden bu kadar tükettiğimiz, neden çevreyi korumakta zorlandığımız, kimin daha çok zarar gördüğü, kimin daha çok ses çıkarabildiği ile de ilgilidir.

Bir örnekle açıklayalım:

Diyelim ki bir semtte hava kirliliği var. Çevre mühendisleri bunu ölçer, doktorlar etkisini anlatır… Ama çevre sosyologları şu soruları sorar:

●       O bölgede kimler yaşıyor?

●       Neden bu insanlar daha fazla etkileniyor?

●       Çevre hakkı neden eşit dağılmıyor?

●       Kim konuşabiliyor, kim susturuluyor?

Yani çevre sosyolojisi, doğaya değil, doğaya bakan topluma bakar.


👥 İnsanlar Değişirse, Dünya Değişir


Bu her konuda dile getirilen ve üzerine projeler yazılan, fonlar sağlanan,protokoller imzalanan bir söz “İnsanlar Değişirse, Dünya Değişir”. Peki bu konuda biz neler yapıyoruz? Ben Innovative Youth Of Group ile birlikte bu sözün gerçekliğinden yola çıkarak “Yeşil Düşün Geleceğini Şekillendir” projesini yazdık.

Amacımız sadece geri dönüşüm öğretmek değildi. Asıl hedefimiz şuydu:

Gençlerle birlikte doğaya olan bakış açımızı yeniden düşünmek.

Katılımcılar atölyelere katıldı, karbon ayak izlerini hesapladı, toplu taşıma kullandı, çevre kampanyaları düzenledi. Ama en önemlisi, sorgulamaya başladılar:

●       Neden bu kadar tüketiyoruz?

●       Medya bize nasıl bir yaşam biçimi dayatıyor?

●       Çevre konusunda neden bazılarının sesi daha çok çıkıyor?

●       Bu gezegen sadece bugünün mü, geleceğin de değil mi?

Çevre sosyolojisinin tüm soruları, altı ay boyunca gençlerin aklındaydı. Ve bu onları dönüştürdü.


🌀 Proje Küçük Bir Dönüşüm Başlattı

“Yeşil Düşün Geleceğini Şekillendir” bir çevre projesiydi ama aynı zamanda bir sosyal farkındalık yolculuğuydu. Her etkinlikte şunu gördük:

İnsan, doğaya ne yaparsa, aslında kendine yapar.

Atıkla heykel yapan genç de, ailesiyle alışveriş alışkanlıklarını konuşan katılımcı da, çevre için kampanya başlatan öğrenci de aynı şeyi fark etti: Değişim doğada değil, bizde başlıyor. Bu değişimi çevremize yansıtınca doğa da kendini tedavi ediyor.


📌 Çevre Sosyolojisi Bize Ne Söyler?

●       Çevre sorunları toplumun aynasıdır.

●       Ekonomik eşitsizlikler çevresel eşitsizlikleri de beraberinde getirir.

●       Toplumsal bilinç olmadan çevreyi kurtaramayız.

●       Gençler bu bilinci taşıyan en güçlü değişim aktörleridir.

Kısacası çevre sosyolojisi şunu söyler:

“Doğayı korumak istiyorsan, önce toplumla konuş.”

Ve biz bu projede konuşmaya başladık. Dinledik. Sorduk. Tartıştık. Değişmeye cesaret ettik ve çevre hakkında derin bir bilinç farkındalığı oluşturduk. Çünkü bu dünya hepimizin kuşundan, ağacına her canlının doğada temiz bir şekilde yaşamaya hakkı var.


📚 Meraklısına Minik Bir Kaynak Listesi

●       🔗 John Hannigan – Environmental Sociology

●       🔗 Ulrich Beck – Risk Society


✨ Son Söz Söylemek Gerekirse

Çevreyi gerçekten anlamak için sadece ağaçlara değil, insanlara da bakmamız gerekiyor. Çünkü ne yaparsak yapalım, sonunda doğa ve toplum aynı hikâyenin kahramanları.

Ve bu hikâyeyi, hep birlikte yazıyoruz. 🌿


Yazar: Derya KOÇMAN



 
 
 

Comments


bottom of page